SÜT DOST MU? DÜŞMAN MI?

SÜT DOST MU? DÜŞMAN MI?

Ülkemizde yaşanan süt/yem paritesinin bozulması, yakıt, elektirik, su gibi giderlerin de artması ile birlikte çoğu süt ve besi işletmesinin kapanmasına ya da küçülmesine neden oluyor. Bunların yanına eklenen besleme yanlışları ile işletmeler daha da zor bir durumla karşı karşıya kalıyor.

İşletmelerin genelinde hayvanlar padoklanmadan ya da yem ilavesi olmadan tek düze bir besleme ile besleniyorlar. Bu tarz bir besleme şeklinde hayvanlar ihtiyacı olan protein ve enerji seviyesinin ya çok üstünde beslenerek gereksiz yere yağlanmakta ya da ihtiyacının çok altında beslenerek vermesi gereken süt pikine ulaşamamaktadır. Her iki durumda da işletmeler zarar etmektedirler.

İşletmelerin bir bölümüde sadece süt odaklı bir besleme şekliyle kârlılığını sürdürmeye çalışmaktadır. Sürekli yem ilavesi yaparak ya da hayvanların ihtiyacının üzerindeki kalitede bir yemle besleyerek kâr ettiklerini sanmaktadırlar.

Ancak işletmelerde kârlılık süt miktarının artışı ile değil girilen rasyon maliyetine karşılık alınan sütle değerlendirilmelidir.

Çalıştığım işletmelerde özellikle laktasyonun ilk üç ayındaki hayvanların beslemesi bizim kârlılık açısından olmazsa olmazımızdır. Çünkü bu hayvanların sütleri genellikle artış eğilimindedir. Üç aydan sonra hayvanlarımızı süt verimlerine göre padoklama yapabilirsek ve her hayvana ihtiyacı olan protein ve enerji miktarı ile besleyebilirsek hem gereksiz yere fazla yem verip zarara girmeyiz hem de hayvanlar ihtiyacı olan miktarda yem yedikleri için ani süt kaybına uğramadan uzun süreli kârlı bir hayvancılık yapmış oluruz.

Kısacası önceliğimiz sütü artırmak değil, işletme kârlılığı olmalıdır. Her artan süt ortalamasının kârlılık getirmeyeceği unutulmamalıdır.

Herkese bol kazançlar dilerim…
✍️ Vet. Hek. Ali Yıldız